26 ocak 2010 hayvancılığın sorunları gündemdışı
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ

52’nci Birleşim
26 Ocak 2010 Salı
A) MİLLETVEKİLLERİNİN GÜNDEM DIŞI KONUŞMALARI (Devam)
3.- Kastamonu Milletvekili Mehmet Serdaroğlu’nun, hayvancılık sektörünün sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
MEHMET SERDAROĞLU (Kastamonu) – Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; hayvancılık sektörünün sorunları hakkında gündem dışı söz aldım. Sizleri saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, Türk tarımının en önemli konularından biri olan hayvancılık öyle bir konuma gelmiştir ki kasaplar kesecek hayvan bulamıyor. Milliyetçi Hareket Partisi olarak AKP Hükûmetini, diğer yanlış politikalarında olduğu gibi hayvancılık konusunda da her platformda uyardık. “Girdilerindeki yüksek artışlar, kaçak hayvana göz yumulması, kesik et ile canlı hayvan ithali hayvancılığı bitiriyor.” dedik, “Bu yanlışlardan vazgeçin.” diye de bas bas bağırdık ve dilimizde tüy bitti. Biz söyleyince AKP hep aksini yaptı ve nihayet elimizde ne küçük ne de büyükbaş hayvan kaldı. Böylece hayvancılığı bitirdiniz.
Değerli milletvekilleri, hayvan yetiştiricilerimiz, 2002 yılı Ağustos ayında 1 kilo karkas eti 9 milyona satarken bir torba yem alıyorlardı, 2009 yılında ise 3 kilo karkas et satıp bir torba yem alabildiler. Süt sudan ucuz oldu. Bunun sonucunda üreticiler “Lanet olsun.” diyerek hayvancılıktan vazgeçti. Hayvan varlığımız maalesef yüzde 50 azaldı. Anadolu’da kırsal kesimde yaşayan, gübresi ve sütü için en az 1-2 hayvan besleyen köylümüz bile, içine düştükleri ekonomik sıkıntılar nedeniyle, ayağının altında en güvendiği dal olan sağımlısını dahi satmak zorunda kalmıştır. Hükûmetin yanlışları sonucunda ahırlar, meralar, damlar bugün hayvansız kalmıştır. Böylece de et fiyatlarında fahiş ve ucu açık artışlar ortaya çıkmıştır.
Değerli milletvekilleri, TÜİK’in verilerine göre, yılın ilk çeyreğinde canlı hayvan ithalatı yüzde 670’lik artışla 17 milyon dolara ulaşmıştır. Bu artışın yanı sıra, etlerde yüzde 400, hububatta yüzde 170 ve sebze ithalatında yüzde 160’lık artışlar yaşanmıştır. Yılda 10 milyar dolarlık et ve tarım ürünü ithalatı yapan Türkiye’de çiftçi ne üretsin, besici ne yapsın, köylü nasıl yaşasın? Artık, damızlık inekler de tükenmek üzeredir. Bu da et, canlı hayvanın yanı sıra, süt ve süt ürünleri ithalatını önümüzdeki günlerde zorunlu kılacaktır.
Rakamlar gösteriyor ki AKP İktidarı, Türk tarım ve hayvancılığını uyguladığı yanlış politikalar sonucunda çökertmiş, dolayısıyla Türk çiftçisini göz ardı etmiştir. Bu kadar ithalatın yapılması ise -aynı mısır ithalatında olduğu gibi- acaba birilerinin çıkarları mı var diye bizlerde şüphe uyandırmaktadır.
Değerli milletvekilleri, bütün bu yanlışların ardından, AKP İktidarı süt sığırcılığının desteklenmesine ilişkin çıkardığı Bakanlar Kurulu kararı ile de yeni bir adaletsizlik yaratmıştır. “Hayvancılığa destek veriyoruz.” diyorsunuz; veriyorsanız hayvan varlığımız neden yüzde 50 azalmıştır? Önce köstek olup yok ediyorsunuz, sonra da destek diye ayrımcı teşvikler çıkartıyorsunuz. Genel teşvik sisteminde dördüncü bölgede bulunan Doğu ve Güneydoğu’dan yirmi beş il teşvik kapsamına alınmıştır ancak teşvik sisteminde dördüncü bölgede bulunan Kastamonu, Çankırı ve Sinop’un teşvik dışında bırakılması gerçekten bir büyük haksızlıktır. Özellikle on yıl önce hayvancılıkta ilk beşin içinde olup da bugün 12’nci sıraya gerileyen, bin yetmiş dört köyü olan başta Kastamonu ve komşularımız Çankırı ve Sinop’un en büyük geçim kaynağı kırsalda hayvancılıktır. Bu illerin teşvik dışında bırakılması hayvancılığın buralarda daha da yok olmasına neden olacaktır çünkü teşvik kapsamındaki illerin tacirleri buralardaki hayvanları da satın alıp teşvik bölgelerine götürmektedirler. Bu da Kastamonu, Çankırı, Sinop gibi teşvik dışı diğer illerdeki hayvancılığın köküne kibrit suyu dökmektedir ve üreticilerin ocağına incir ağacı dikilmektedir. Hükûmet bu üç ilimizi mutlaka hak ettiği teşvikten yararlandırmalıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET SERDAROĞLU (Devamla) - Görülüyor ki iktidar, bir yandan yapmaya çalışırken bir yandan da yıkmaktadır. Partinin adı “adalet” ama adaletsiz davranmakta, partinin adı “kalkınma” ama yanlış icraatlar ile yıkmakta ve çökertmektedir.
Değerli milletvekilleri, özellikle Sayın Tarım Bakanının ve Sayın Başbakanın dikkatini çekiyor, bu hatanın bir an önce giderilmesini istiyoruz. Sonuçta, iktidarın yaptığı yanlışların haddi hesabı yok. Ne diyelim bilemiyorum ama diyebileceğimiz bir şey var: Sayenizde, iktidarın sayesinde bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete diyor, hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Serdaroğlu.

 
  Mehmetserdaroglu.com.tr Her hakkkı saklıdır.