13 kasım 2008 kamu ihale kanunu
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
CİLT : 31
17’nci Birleşim
13 Kasım 2008 Perşembe
Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına Kastamonu Milletvekili Sayın Mehmet Serdaroğlu.
Buyurun Sayın Serdaroğlu.(MHP sıralarından alkışlar)
MHP GRUBU ADINA MEHMET SERDAROĞLU (Kastamonu) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun tasarısının birinci bölümü üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Sizleri en iyi dileklerimle selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, kabul edildiği 2002 yılından bu yana on üç defa düzenlemeye uğrayan Kamu İhale Kanunu’na AKP İktidarının yeni bir müdahalesiyle karşı karşıyayız.
Bilindiği üzere Kamu İhale Kurulu, kamu alımları konusunda saydamlık, verimlilik ve rekabeti artırmak, hesap verilebilirliği sağlamak ve Kamu İhale Kanunu ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nu uygulamakla görevlendirilmişti. Ancak, 2002 yılından bu yana iktidar tarafından çeşitli yasalarla yapılan değişikliklerle pek çok ihale konusu Kurulun denetimi dışına çıkarılmıştır.
Değerli milletvekilleri, idare, ihalelerde her zaman tarafsız ve objektif olduğunu kanıtlamak durumundadır. Günümüzde birçok ülke en küçük bir ihalesini bile İnternet’te yayınlamakta iken, ihalelere ilişkin şaibelerin yaşandığı Türkiye dünya şeffaflık listesinin çok gerilerinde yer almaktadır. İhale sistemimiz sık sık değişikliğe gidilerek değil, ülke şartları dikkate alınarak ve gelişmiş ülkelerdeki örnekleri incelenerek yeniden düzenlenmelidir.
Kamu ihalelerini istismar etmek isteyenler her dönemde çıkabilir. Bunlar siyasiler veya ticaret erbapları olabilir. Ancak önemli olan, idarenin, iktidarların ya da ihaleye girenlerin, yani kim olursa olsun, yanlış yapamayacağını bilmesidir. Öncelikle yasalarımızla bunu sağlam bir zemine oturtturmalıyız.
Kıymetli milletvekilleri, bu yapılan on dördüncü düzenlemede tasarının ne getirdiğine baktığımız zamansa Kamu İhale Kurulunun özellikle kanuna aykırılık iddialarını inceleme ve sonuçlandırma misyonu ortadan kaldırılmak istenmektedir. Taslaktaki değişikliğin 20’nci maddesinin ilk bölümünde “4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 53’üncü maddesinin (b) fıkrasının (9) numaralı bendinden sonra gelen paragraf kaldırılmıştır.” ifadesi yer almaktadır. Yani bu ifadeyle “Kamu İhale Kurulunun gerekli gördüğü takdirde bu Kanun ve ilgili mevzuat hükümlerine aykırılık bulunduğuna ilişkin iddiaları da inceler ve sonuçlandırır.” hükmü ortadan kaldırılmaktadır.
2007 yılı içerisinde 27 bin 219 adet yapım işi ihalesi yapılmıştır. Bu ihalelere ilişkin olarak da 921 şikâyet başvurusu olmuştur. Yapılan incelemeler sonucunda 5 adet iddianın yerinde bulunmadığına karar verilirken, 29 adedi mevzuata aykırılığı nedeniyle ilgili idareye iade edilmiş, 79 adedinin ise mevzuata aykırılığı nedeniyle cumhuriyet savcılığına bildirilmesine karar verilmiştir.
İşte, tasarıda getirilen bu düzenleme ile inceleme yetkisi ortadan kaldırılarak idare tarafından yapılan yanlış, hatalı veya yanlı ihale işlemlerinin kamuoyunca bilinmesinin önüne geçilmektedir. Buna ilişkin suçluların adalete intikal ettirilmesinin de bu tasarıyla önü tıkanmaktadır. Kamu İhale Kurulunun Aralık 2007’de kapsamı daraltılan, tırpanlanan resen inceleme yetkisi tamamen kaldırılmak istenmektedir.
Değerli milletvekilleri, tasarının, 4734 sayılı Kanun’un 56’ncı maddesinde yaptığı değişiklikte de “İdarenin ihalenin iptaline ilişkin işlem ve kararları itirazen şikâyete konu edilemez.” denmektedir. Bu durumda, geçen yıl çıkan yönetmelikle ihbar sonucu başlattığı resen incelemelerde iptal kararı alamayan ve dosyayı ilgili idareye göndermekle yetinen Kamu İhale Kurulu bu tür itirazları tamamen inceleme dışında bırakacaktır, yani Kamu İhale Kurulu tamamen devre dışı kalacaktır.
Elbette ihalelere bazen art niyetle yapılan itirazlar da olabilmektedir. Bu nedenle, ihalelere yapılan art niyetli itirazlarla ihalenin gecikmesi ve idarenin zarara uğratılmasının tespiti durumunda cezai bir yaptırımın da bu düzenleme içine alınmasının doğru olacağı kanaatindeyiz.
Değerli milletvekilleri, 2007 yılı içinde yapım işi ihalelerine ilişkin olarak Kamu İhale Kuruluna gelen başvuruların yüzde 11’i idarelerin ihaleleri iptal etmesine ilişkindir. Kamu İhale Kurulunun yaptığı incelemeler sonucunda idarelerin verdiği iptal kararlarının yüzde 10’luk bir kısmı hukuka ve mevzuata uygun değildir. Bu inceleme türünün uygulamadan kaldırılması hâlinde Kamu İhale Kurulu bundan böyle kanun ve ilgili mevzuat hükümlerine aykırılık bulunduğuna ilişkin iddiaları inceleyemeyecektir. İnceleyemeyince ne olacak? Hepinizin bildiği ve kamuoyunun “Ali Dibo” diye adlandırdığı Hatay’daki ihale usulsüzlüğünün benzerlerinin ortaya çıkması engellenecektir, bu ve buna benzer pek çok mevzuata aykırı ihale işlem ve usulsüzlükleri gün ışığına çıkamayacaktır.
Bu düzenlemenin sakıncasını başka bir şekilde ifade edecek olursak, ihalenin üzerinde bırakılması istenen isteklinin üzerinde kalmaması durumunda idareler herhangi bir gerekçeye ihtiyaç duymadan ihaleyi iptal edebileceklerdir. Yasada böyle bir keyfîliği sınırlayıcı herhangi bir düzenleme olmadığı gibi, bu yolu izleyenler hakkında yasal bir müeyyide de yoktur. Düzenlemeyle art niyetli idarelere kamu ihalelerinde yolsuzluk yapılması için âdeta kolaylık tanınmakta ve yol gösterilmektedir.
Bu düzenlemeyle Kamu İhale Kurulu gazete haberleri veya Kuruma gelen ihbarları bundan böyle inceleyemeyecek, yalnızca ihaleye katılan firmaların itirazen şikâyet başvurularını değerlendirebilecektir.
Ancak, tasarıyla, itirazen şikâyet başvurusunda bulunmak da zorlaştırılmaktadır. İtiraz başvurusu bedelleri yükseltilirken, şikâyet başvurusu işlemlerinin daha detaylı yapılması istenmektedir. Başvuru belirtilen şekillere uygun olmazsa dikkate alınmayacaktır. Mevcut mevzuata göre sadece şikâyet konusu değil tüm ihale dosyası incelenirken, tasarı, incelemenin şikâyet konusuyla sınırlandırılmasını öngörmektedir. “İdarenin ihalenin iptaline ilişkin işlem ve kararları itirazen şikâyete konu edilemez.” ibaresi Anayasa’da yer alan hak arama hürriyetinin de önünü kesmektedir, yani Anayasa’ya aykırıdır.
Yukarıda sıraladığım sakıncalar nedeniyle söz konusu ibare madde metninden mutlaka çıkarılmalıdır.
Değerli milletvekilleri, Sayın Başbakanın 3Y iddiası olan “Yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar bu ülkenin kaderi olmayacak.” vaadini hep beraber burada hatırlayacak olursak, İktidar, bu konuda gerçekten ama gerçekten sınıfta kalmıştır. AKP İktidarı döneminde yasaklar kalkmamıştır. Yoksulluk alabildiğine artmış, başta Sayın Başbakan ve belediye başkanlarınız yardım alanların sayısını artırmakla övünür hâle gelmiştir. 2003’te 700 bin aileye yardım edildiği ifade edilirken, 2008 yılında yardım alan aile sayısı 4 milyona iktidarınızca çıkartılmıştır, yani yoksulluk inadına artmıştır.
Değerli milletvekilleri, aslında bu, övünülecek değil, gerçekten dövünülecek bir olaydır.
Yolsuzluk iddiaları ise son aylarda kamuoyunu sıkça meşgul etmektedir. Yolsuzluğun en çok görüldüğü kamu ihaleleriyle ilgili düzenlemeler yapılırken, özellikle Kamu İhale Kurulunun kuruluş amaçları ve vasıfları yok edilmemelidir.
Kıymetli milletvekilleri, tasarının gerekçesinde Avrupa Birliği müktesebatına uyumdan söz edilse de bugüne kadar AKP Hükûmetinin yasa üzerinde yaptığı değişiklikler, AB Komisyonunun son yıllardaki tüm ilerleme raporlarında sürekli eleştiri konusu olmuştur. Kamu İhale Kurulunda sık sık değişikliklere gidilmesi ve genişleyen muafiyetler AB’nin de dikkatini çekmiştir. Raporlarda, kamu ihaleleriyle ilgili düzenlemeler hep eleştirilmiştir. Avrupa Birliği Komisyonunun 2004, 2005, 2006 ve 2007 yıllarındaki ilerleme raporlarında şeffaflık konusunda kısıtlamalar getirildiği, bu değişiklik ve kısıtlamaların da müktesebata aykırılık teşkil ettiği…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Bir dakika ek süre veriyorum, tamamlayın lütfen.
MEHMET SERDAROĞLU (Devamla) – …Türk mevzuatının kamu ihaleleriyle ilgili müktesebata uyumlaştırılmasında yeni bir gelişme kaydedilmediği, aksine bazı yasal adımların uyum düzeyini dahi azalttığı, Kamu İhale Kanunu’na bir dizi istisnalar getirildiği gibi eleştiriler raporlarda yer almıştır.
Değerli milletvekilleri, devlete mal ve hizmet alımlarındaki şeffaflığı, Kamu İhale Kurulunun denetimi ve görev alanını daraltan bu tasarının eleştirdiğimiz yönleriyle geçmesine karşı olduğumuzu ifade ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Serdaroğlu.



 
  Mehmetserdaroglu.com.tr Her hakkkı saklıdır.