7 aralık 2010 TBMM'nin çalışma performanso ak parti grup önerisi
7 Aralık 2010 Salı

Adalet ve Kalkınma Partisi grup önerisinin aleyhinde Kastamonu Milletvekili Sayın Mehmet Serdaroğlu… (MHP sıralarından alkışlar)
MEHMET SERDAROĞLU (Kastamonu) – Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; iktidar partisinin grup önerisi üzerine söz aldım. Sizleri en iyi dileklerimle selamlıyorum.
Bakın Sayın İktidar, her zaman yaptığınız gibi, yine bugün de kafanıza göre hareket ederek birçok tasarı ve teklifin sıralarını değiştirmektesiniz. Bu değişikliklerin yapılması aslında normal olabilir ancak bunları grupların mutabakatıyla yapmanız daha doğrudur. Grupların mutabakatıyla yapılan çalışmaların daha verimli olduğunu sizler de bilmektesiniz. Bunun aksi ise Meclis çalışma verimini olumsuz etkilemektedir.
Önergenizle, görevini kötüye kullananların affedilmesi sizin için çok önemli olabilir, bu tabii ki sizin tasarrufunuz. Ancak sicilinize baktığımızda bu kanun bizi tedirgin etmektedir.
Değerli milletvekilleri, bu grup önerisi vesilesiyle şu kanun, bu kanun değil genel bir değerlendirme yapmak istiyorum. 23’üncü dönem Türkiye Büyük Millet Meclisinin kanun yapma performansına, iktidar partisinin muhalefeti yok sayan tutumuna huzurlarınızda dikkat çekmek istiyorum. Genel Kurul 23’üncü dönemde 2010 Aralık ayına kadar toplam 396 adet kanun çıkarmıştır. Bu kanunların 225 tanesi uluslararası anlaşma, kalan 171 tanesi normal kanunlardır. Görülüyor ki yarıdan fazlası yani 225 tanesi uluslararası anlaşma olduğu için, ülkemizin uluslararası menfaatleri de göz önünde bulundurularak iktidar ve muhalefetin mutabakatıyla çıkarılmış ve kanunlaştırılmıştır.
Çok değerli milletvekilleri, 23’üncü dönemin 1’inci yasama yılında zaten bu Mecliste kanun çıkarılamadı. 2’nci ve 3’üncü yasama yıllarında ise iktidar-muhalefet diyaloğunun en verimli olduğu dönemi yaşandığından kanun çıkarmada Genel Kurul başarılı bir dönem icra etti ve böylece ülkemizin ve milletimizin yararına olan kanunları iktidarıyla muhalefetiyle birlikte çıkardık. Bu uzlaşma neticesinde 2’nci ve 3’üncü yasama yılında toplam 231 adet kanun çıkmıştır. Bu 231 adet kanunun 103 tanesi uluslararası anlaşma -dikkatinizi çekerek ifade ediyorum- 128 tanesi ise normal kanundur. Bu rakamlar gösteriyor ki 2’nci ve 3’üncü dönemlerde oluşan mutabakat neticesinde Meclis verimli çalışmıştır ancak 4’üncü yasama yılından itibaren Adalet ve Kalkınma Partisinin “Ben yaparım olur, ben iktidarım, benim dediğim olacak ve benim düdüğüm çalacak.” hastalığına yakalanmasıyla birlikte işler değişmiştir. Kısaca, iktidar “Her şeyi ben bilirim, istediğimi yaparım, muhalefete hiçbir şey sormam, muhalefet de neymiş, muhalefeti hiçbir şeye karıştırmam.” anlayışıyla hareket etmeye başlamıştır. İşte, bu anlayışın sonucu tüm muhalefeti yok sayan iktidar en verimli çalışması gereken 4’üncü yasama yılında Meclisten ancak ve ancak 95 kanun çıkarabilmiştir ve bunların 55 tanesi uluslararası anlaşma, 40 tanesi ise kanun olmuştur. Altını çizerek ifade ediyorum ki bir yasama yılında sadece 40 kanun çıkarabildiniz.
Değerli milletvekilleri, 5’inci yasama yılının ilk üç ayında Genel Kuruldan geçen 70 kanunun sadece 3 tanesi normal kanun geri kalan 67 tanesi ise geçen hafta da bizlerin desteğiyle çıkardığınız uluslararası anlaşmalardır.
Bakın sayın milletvekilleri, 23’üncü Dönem Meclisinin kanun çıkarma performansını özetliyorum: 23’üncü Dönemin 1’inci yasama yılında çıkan kanun sıfır, 2’nci yasama yılı 80 kanun, 3’üncü yasama yılı 48 kanun, 4’üncü yasama yılı 40 kanun, 5’inci yasama yılının ilk üç ayında ise yani şu anda da çıkarılan kanun sayısı 3’tür. Dolayısıyla bu dönemin tamamında 171 adet kanun çıkarılabilmiştir. Buradan görülüyor ki iktidar-muhalefet diyaloğu sonucu 2’nci yasama yılı çok verimli geçmiş, 3’üncü ve 4’üncü yasama yıllarında ise iktidarın muhalefeti yok saydığı günden itibaren muhalefet “Türkiye Büyük Millet Meclisinde ben de varım, ben de milletin temsilcisiyim, ben de demokrasinin gereği olarak burada varım.” demiştir ve nihayetinde AKP’nin yanlış tutumu ve davranışı sonucunda verimlilik düşmüş… Neye rağmen düşmüştür? Gece yarılarına kadar ve hatta Sayın Başbakanımızın gece yarısı Genel Kurul baskınlarına rağmen düşmüştür. İşte bunun sonucu, bu işin müsebbibi ta ve ta ki iktidardır, yani Adalet ve Kalkınma Partisidir.
Çok değerli milletvekilleri, AKP İktidarı ne zaman muhalefetle mutabakat aradıysa, biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak her zaman ülke ve milletin menfaatine olan yasalarda size destek verdik. Bu tavrımızı bundan sonra da sürdüreceğiz ve bakın bu tavır, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Doktor Devlet Bahçeli’nin tavrıdır ve grubumuza tavsiyesidir değerli milletvekilleri. Çok hassas konularda verdiğimiz desteklerin kıymetini bilmeseniz bile herhâlde hatırlayacaksınız.
Bakınız sayın milletvekilleri, bir kez daha hatırlatıyorum, demokrasi “Ben sandıktan çıktım, her şeyi yaparım.” demek değildir. Milletimiz bu Meclise sadece AKP’yi göndermedi. Muhalefeti de seçen ve kanun yapması için Meclise gönderen yine bu aziz millettir. Siz muhalefeti yok saymakla aslında milleti de, milletin görüş ve düşüncelerini de yok saymaktasınız. Milliyetçi Hareket Partisi olarak 147 tane kanun teklifimiz var, sadece benim 26 adet kanun teklifim var. Bütün bu teklifler, bu milletin sorunlarına çözüm getiren tekliflerdir değerli milletvekilleri. Ancak Adalet ve Kalkınma Partisi, muhalefetten geldi diye bizim tekliflerimizi görmezden ve duymazdan gelirken, kendisi aynı konuda teklif ya da tasarılar getirerek “Sorunu muhalefet çözemez, biz çözeriz” havası vermeye çalışmaktadır. Bu, AKP’nin “Muhalefet çözüm üretmiyor” kara propagandasının da bir parçasıdır. Hem çözüm getiren tekliflerimizi gündeme almıyorsunuz hem de muhalefeti çözüm üretmiyor diye suçluyorsunuz.
Değerli milletvekilleri, iktidar, komisyonlarda ve genel kurul çalışmalarında muhalefetin öneri ve tekliflerinin en azından bir kısmını dikkate almış olsaydı birçok sorun çok daha kolay, çok daha önce çözülebilirdi.
Bakın, iktidarın çok değerli milletvekilleri, bir Anayasa değişikliği paketiyle komisyonların, Genel Kurulun ve Türk milletinin ve ülkenin altı ayını heba ettiniz. Heba ettiniz diyorum, çünkü referandum akşamı Sayın Başbakan yeni bir Anayasa ihtiyacı olduğunu Türk milletine haykırmıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Bir dakika ek süre veriyorum, tamamlayın lütfen.
MEHMET SERDAROĞLU (Devamla) – Evet, madem yeni bir Anayasaya ihtiyaç vardı, bu altı ayı ülkeye neden kaybettirdiniz? Sayın Başbakanın ve siz değerli milletvekillerinin yağlandıra ballandıra anlattığı Anayasa değişikliği madem yeterli değildi neden Milliyetçi Hareket Partisinin geniş kapsamlı bir Anayasa değişikliği teklifini, önerisini kabul etmediniz?
Değerli milletvekilleri, netice itibarıyla, bu Meclis, iktidarıyla muhalefetiyle milletimiz için çalışmaktadır. “Ben yaptım oldu” anlayışı hem iktidarın kendisine hem de milletimize zarar vermektedir.
Meclisin önünü açan da, tıkayan da iktidardır diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Serdaroğlu.

 
  Mehmetserdaroglu.com.tr Her hakkkı saklıdır.