| |
|
|
|
tüketicinin korunması basın açıklaması |
09.01.2009
BASIN AÇIKLAMASI
MHP’li Serdaroğlu öneriyor,
AKP, reddediyor.
Serdaroğlu’nun Kredi kartlarından ücret alınmaması için verdiği kanun teklifini, hükümet görüşmek istemedi.
Mehmet Serdaroğlu,
“Haksızlığa karşı susan dilsiz şeytandır.”
MHP Kastamonu Milletvekili Mehmet Serdaroğlu’nun Bankaların kredi kartı ve mevduat hesaplarından ücret almaması için verdiği kanun teklifini, AKP’li vekiller verdikleri red oyu ile görüşmeye dahi almadılar.
Mehmet Serdaroğlu, kredi kartlarından ve mevduat hesaplarından ücret alınmaması için verdiği kanun teklifinin doğrudan Meclis gündemine alınması için verdiği önerge üzerine yaptığı konuşmada, Ülkemizde 40 milyon civarında kredi kartı, 70 milyonun üzerinde mevduat hesabının bulunduğuna dikkat çekerek, Bankaların kredi kartlarından ve mevduat hesaplarından kart aidatı, yıllık ücret, hesap işletim ücreti gibi adlar altında 40 trilyondan fazla bir haksız kaynak sağladıklarını söyledi.
Mahkemelerin alınan bu ücretlerin, haksız ve hukuksuz olduğuna karar vermesine rağmen, bankaların bu kararlara uymadığını, tüketicinin bireysel dava açmasını beklediklerini vurgulayan Serdaroğlu, “Kanun teklifime gelen olumlu tepkilerden gördüm ki, sorun, tahmin ettiğimizden çok daha büyük. Bu haksızlığa isyan etmekte, bizlerden, dolayısıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden çözüm beklemektedir” dedi.
Kanun teklifinin Meclis Başkanlığı’na sunulmasıyla birlikte, bankaların seslerini yükseltip, lobi faaliyetlerine başladığını, bu ücretlerin bir hizmet karşılığı alındığını, Hatta, “piyasada çeke senede dönülür” diye, tehditler savurduklarını kaydeden Serdaroğlu şunları söyledi:
“Bankalar olmazsa olmazlardır, doğrudur. Ama bu haksız kazanç sağlamalarını gerektirmez. Söz konusu olan yılda en az 40 trilyonluk haksız, zahmetsiz ve tatlı bir kazançtır. Bankalar, kartla satış yapandan zaten belli bir komisyon alıyorlar. Hesabımıza yatırdığınız parayı kullanıp, paramızdan para da kazanıyorlar. Hele bir de, borcumuzu zamanında ödeyemezsek, vay halimize. Bizi, yıllık yüzde 90’lara varan faizle, içinden çıkamayacağımız bir girdabın içine de sokuyorlar.
Diğer taraftan, bu iş öyle bir yağlı börek ki, sokaklarda, kredi kartı dağıtmaya devam ediyorlar. Üstelik, kart pazarlarken, “kart ücreti almayacağız” diyebiliyorlar. bu soyguna, bu vurguna başka bir ifadeyle, bankaların bu vahşi kapitalizmine birilerinin dur demesi gerekiyor.Dur denecek yer de, Millet adına Türkiye Büyük Millet Meclisidir”
Kredi faizlerinin yüksekliğinin de halkın şikayetleri arasında olduğunu ancak en önemlisinin halkın borç ödeme gücü ve imkanının kalmadığını ifade eden Serdaroğlu, “Kredi kartı borçları başta olmak üzere, tüm borçlar yapılandırılmalı ve zamana yayılmalıdır. Böylece intiharların ve sosyal faciaların önüne geçilebilir. Bunun yapılacağı yer Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir, yapacak olan da iktidardır” dedi.
Sanayi Bakanının da, kredi kartlarından bir kere aidat alınması yönünde beyanda bulunduğunu ancak, bankaların hemen seslerini yükseltip, devasa güçleriyle lobi faaliyetlerini artırınca, iktidarın, geri adım atmak zorunda kaldığını vurgulayan Serdaroğlu, “Geri adıma da, ilk destek, “serbest piyasada olmaz böyle şeyler” diyen Maliye Bakanından gelmiştir. Sayın Bakanı’nın serbest piyasadan anladığı “bırakınız yapsınlar, bırakınız ezsinler” şeklinde midir?” diye konuştu.
Maliye Bakanının 6 yıldır hep yabancı sermayenin, holdinglerin, kartellerin, zenginlerin yanında yer alarak, dolaylı vergiler yoluyla, fakir milletten aldığını bu kesimlere aktardığını ifade eden Serdaroğlu sözlerini şöyle tamamladı:
“Haksızlığa karşı susan dilsiz şeytandır. Bir haksızlığı, bir hukuksuzluğu gidermek, bizlerin hem anayasal, hem de ahlakî görevimizdir. Şimdi, önergemin oylanmasından önce, şu soruyu kendimize sormamız gerekiyor: Bankaların yanında mı olalım, yoksa bu konuda mağdur ve mazlum olan, milletimizin yanında mı olalım?”
|
|
|
