bankalar tehdide başladı, tüketicinin korunması kanun teklifi basın açıklaması
Sayın basın mensupları,

Malumunuz olduğu üzere, kredi kartlarından ve mevduat hesaplarından
yıllık aidat,
hesap işletim ücreti,
yıllık ücret
gibi adlar altında ücret alınamamasına ilişkin, Tüketicinin Korunması Kanununda değişiklik yapan bir kanun teklifi vermiştim.

Daha sonraki süreçte, Adalet Komisyonu Başkanı Sayın Ahmet İyimaya tarafından, kredi kartlarına uygulanan fahiş faizlerin kısıtlanması yönünde bir teklif hazırlandı.

Her iki teklif de, sizlerin ve kamuoyunun büyük ilgisine mahzar oldu.

Kamuoyunun bu ilgisi,
Sayın İyimaya ve benim verdiğim tekliflerin,
ne kadar haklı olduğunu,
ne kadar doğru olduğunu ortaya koymaktadır.

Kredi kartlarından ve mevduat hesaplarından aidat ücreti adı altında en düşük hesapla 30-40 trilyon haksız kazanç sağlayanlar,
kredi kartı faizlerine yüzde 60-70 faiz uygulayanlar
bu tekliflerden rahatsız oldular.

Çünkü, Hem kredi kartlarından, hem de mevduat hesaplarından alınan ücretlere ilişkin verilen mahkeme kararlarında, alınan ücretlerin haksız olduğuna hükmedilmektedir.

Bankalar, kanuni yollara başvuran müşterilerinden kestikleri paraları iade etmekte, ancak diğer müşterileri için aynı uygulamaya devam etmektedirler.

Bağırmalarının sebebini anlıyorum.

Benim teklifim yasalaşırsa, Kredi kartlarından ve mevduat hesaplarından aidat ücreti adı altında en düşük hesapla 30-40 trilyon haksız kazancı geri ödemek zorunda kalacaklar.

Sayın basın mensupları,

Kanun tekliflerimiz karşısında bankalar ilk iş olarak, tüketicilerimizi, yani milletimizi tehdit etmeye başladılar.

Söylediklerine göre, kredi kartlarından yıllık aidat alınmaz,
kredi kartlarına yıllık yüzde 60-70 faiz yansıtılmazsa
bundan tüketici büyük zarar görürmüş.

Efendim, taksit yapmazlar, çek-senet’e geri dönerlermiş.

Bunlar, bu milleti kandırmaya iyi alışmışlar. Yetmemiş,
Şimdi de çıkıp milleti tehdit ediyorlar.

Çünkü, haksız olarak topladıkları kaynak çok büyük,

Kolay kazançlarından vazgeçmek istemiyorlar.

Vatandaş parasını bankaya yatırdığında yıllık yüzde 15-20 faiz veriyorlar, kendileri yıllık yüzde 80-90 faiz alıyorlar.
Buna dünyanın her yerinde vahşi kapitalizm denir.

Bakın, takip edin, teklifler komisyonlarda görüşülmeye başladığı zaman bankaların tehditleri daha da artacak, belki finans krizleri bile çıkaracaklar.

Burada görev, vatandaşlarımıza düşüyor,
tüketici derneklerine düşüyor.

Tekliflerin yasalaşması için onların büyük desteğine ihtiyacımız var.

Ama en büyük görev de AKP milletvekillerine düşüyor.

Bu tekliflerin yasalaşması sürecinde AKP’nin tavrı son derece önemlidir.

Biz MHP olarak, hiçbir tehdide boyun eğmeyiz.

Milletin yararına olan teklifimizin sonuna kadar arkasında duracağız.
Bakalım, bu süreçte AKP, kimin yanında yer alacak?
Bankaların yanında mı, milletin yanında mı?

AKP, bankalardan korkmaz, milletin yanında yer alırsa, tekliflerin yasalaşması için 20 dakikalık bir çalışma yeter.

Herkesten, hepinizden destek bekliyor, sizleri saygıyla selamlıyorum.
 
  Mehmetserdaroglu.com.tr Her hakkkı saklıdır.