çeltik fiyatları hakkında basın açıklaması
BASIN AÇIKLAMASI

MHP Kastamonu Milletvekili Mehmet SERDAROĞLU’nun pirinç fiyatları ve tarım sektörünün içinde bulunduğu sorunlar hakkındaki basın açıklaması:

“9 Ocak 2008 tarihinde Meclis kürsüsünde yaptığım konuşmada çeltik üreticisinin zor durumda olduğunu ve çeltik üretiminde büyük düşüş yaşandığını, bakanlığın süratle çeltik üretimini teşvik etmesi gerektiğini, ithalat yoluyla yabancı üreticilerin desteklenmesinden vazgeçilip yerli üreticinin teşvik edilmesi gerektiğini ifade etmiştim.
Aradan geçen 3 ayın sonunda bugün gelinen noktada sorun, kelimenin tam anlamıyla, Türkiye’nin gündemine oturmuştur. MHP olarak biz aslında önemli konulara el atıyoruz ancak gündemde yeterince yer bulamıyoruz.

Bugün çeltik üretimi ve ihtiyacı konusunda geldiğimiz nokta, bizim önceden dikkat çektiğimiz ve yetkililerin önlem alması gerektiği konusundaki feryatlarımızın ve ne yazık ki, haklılığımızın acı bir göstergesidir.
Değerli basın mensupları,
Ülkemizde tüketilen yıllık pirinç miktarı 650 bin tondur. Bunun 250 bin tonu ithal edilmekte, bunun için de her yıl yaklaşık 100 milyon dolar yabancı çiftçinin cebine gitmektedir. Bu parayı yabancı çeltikçiye vereceğimize, suyun, sülüğün, çamurun, yılanın, çıyanın içerisinde üretim yapan çeltik üreticimize farklı bir destek vererek bunları destekleyebilir ve ekim alanlarını çoğaltabilir, dolayısıyla pirinç üretimini artırabiliriz.
Biliyorsunuz ki, çeltik demek su demektir. Yaşanan kuraklık çeltik ekiminde, üretiminde verimin azalmasına ve kalitenin düşmesine neden olmuştur. 22 Temmuz seçimi öncesinde, seçime on sekiz gün kala çıkarılan Kuraklık Kararnamesi'nde sulu tarıma yer verilmediği gibi fiğ, korunga, arpa ve buğdaydan oluşan dört ürünle sınırlı kalmıştır. Böylece, diğer kuru tarım ürünleri de göz ardı edilmiştir. Kararnamede sulu tarım yer almadığı için, kalitesi ve verimi suya bağlı olan çeltik ve çeltik üreticisi bu kararnameden yararlanamamışlardır.
Değerli basın mensupları,

Tüm bu olumsuzlukların yaşandığı bir ortamda sayın Tarım Bakanımız ise, “pirinç fiyatını spekülatörler artırıyor” diyerek, sorunun çözümü yönünde çaba sarfetmektense, becerisizliklerine kılıf uydurma çabasındadır.

Aslında tek başına iktidar olan partilerin en bariz yaptıkları hata da,
Ben ne dersen o olur,
Halk bana güveniyor,
Benim arkamda halk desteği var anlayışıdır.

İktidarın, 340 milletvekilinin verdiği rahattan, böbürlenmeden, büyüklük psikolojisinden vazgeçmediği müddetçe sonu iyi olmayacaktır.

Ülkemizde tarım sektörünün içinde bulunduğu durumu Türkiye Ziraatçiler Derneği başta olmak üzere tüm ilgililer dikkat çekmekte ancak iktidar bunları da, görmezden gelmektedir.

2007 yılında tarım sektörü yüzde 7.3 oranında küçülmüştür. 2001 yılında yaşanan ekonomik kriz döneminde bile tarımda küçülme, bu oranın altında kalmıştır. Tarımdaki bu küçülme geçen yıl yaşanan kuraklıkla geçiştirilmeyecek kadar ciddidir. Uygulanan tarım politikaları bu küçülmede önemli bir etkendir.

Ülkemizde yıllardır genel enflasyon düzeyi yüzde 10 civarında seyrederken, sadece geçen yıl tarımsal girdilerdeki enflasyon oranı yüzde 27 olarak hesaplandı. AB bütçesinin yüzde 40’ını tarımsal desteklere ayırırken, Türkiye’deki bu oran ise sadece yüzde 2.5’tir. Bu yıl açıklanan fiyat primleri bile birçok üründe geçen yılın aynısıdır.

Öte yandan, TMO’nun buğday ithalatının hasat döneminde de devam edeceğini açıklaması bile üreticimize vurulan en büyük darbedir.

İşte biz özellikle birkaç aydır tarımda meydana gelen olumsuzlukları, dünya gıda fiyatlarının yükselmesi ve ülkemize etkileri gibi konulara dikkat çekiyor, verdiğimiz araştırma önergeleri ile gündem oluşturmaya çabalıyoruz.

Son bir hafta içinde,

Gıda fiyatlarında meydana gelen hızlı artışın nedenlerinin ve ülkemiz üzerinde oluşturduğu olumsuz etkilerinin ortaya konulması, dünya ölçeğinde şekillenen duruma göre tarım politikalarımızın yenilenmesi, ülkemizin yeniden kendi kendisini besleyecek ve bütün dünyaya ihracat yapacak bir üretim yapısına kavuşturulması için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla bir araştırma önergesi verdik.

Bunun ardından birkaç gün önce de,

Toprak Mahsulleri Ofisi’nin hububat piyasalarını düzenlemekte yetersiz kaldığı, üretici ve tüketiciyi koruyamadığı, bazı kişi ve firmalara haksız kazanç ve çıkar sağladığı iddialarının araştırılması ve Kurumu piyasa düzenleyici bir yapıya kavuşturmak için gerekli önerilerin ortaya konulması amacıyla bir Meclis Araştırma Komisyonu da kurulması için önerge verdik.

Umarım ülkemiz için hayati önem taşıyan bu konularda özellikle AKP milletvekilleri gereken hassasiyeti göstererek, bu önergelerimize gereken desteği verirler”
 
  Mehmetserdaroglu.com.tr Her hakkkı saklıdır.